Dün
Facebook’da bir video gördüm; bir anne çocuğu ile birlikte spor yapıyor. Birçok
arkadaşım bu videoyu paylaşmış; genellikle de erkekler… Videoyu aşağıda
paylaşıyorum, onu izledikten sonra düşüncelerimi aktarmam daha anlamlı olur
sanırım.
Kadınlarla
ilgili çok ahkam kesmek istemiyorum çünkü hiçbir zaman ücra bir yerdeki kadının
nasıl bir yaşam sürdüğünü veya kocasından şiddet gören bir kadının ruh halini
veya kendi ayakları üzerinde duramayan bir kadının içinde bulunduğu girdabı
anlayamam sanırım. En fazla bunların doğru olmadığı hakkında milyon tane
argüman geliştirir, orda burada konusabilirim ama gerçekten hissedebilir miyim
emin değilim. Etrafımdaki bir çok kadın gibi şehirdeki modern kadının dertlerini
kadın meselesi diye adlandırmak da bana biraz samimiyetsiz ve yetersiz geliyor.
Üst yönetimdeki kadın sayısının azlığı, plazalardaki kreş yosunluğu, “bayan”
dememek, siyasette kadın eksikliği filan falan… Bunlar elbette sorun ama bunlara odaklanmak bana nedense içinde yaşadığımız hallerin ve bu hallerle formatlanan beyinlerimizin bir oyunu gibi geliyor...
“Erkek
doğası böyle, ne yapalım?” veya “Kadın doğası böyle, yapacak bir şey yok…” gibi
argümanların son derece sağlıksız olduğunu düşünüyorum çünkü doğamız bence
sandığımız kadar statik değil. Doğamızın statik olmadığı ve özgür irademizle doğrulara ve yanlışlara karar verebileceğimiz kabulü
hayatı bence daha yaşanılabilir ve insanları da güvenilir kılıyor. Yoksa “insan doğası” deyip her yanlışa
bir kılıf uydurmak çok da zor olmasa gerek… Ya da erkek doğası ya da kadın
doğası… “Doğa” bence bir şekilde insanların kendilerini aklamak için kullandıkları
bir kelime oyunu haline geldi. Her şeyin, her cinsin elbette bir doğası var ama
insanın doğası kadar önemli olan iradesi nedense hiç önemsenmiyor! Dengeli
insanlar bence doğaları ve iradeleri arasında harmoni yakalayabilen insanlar
oluyorlar. Doğadan kastım iç güdü bu arada. Neyse konumuz bu değil gelelim videoya. Modern ve şehirli bir kadın olduğum için de ister istemez bu şekilde formatlanan perspektifimle olaya bakıyorumdur bunun da farkındayım :)
Bu
video bana hayalimdeki “doğa ve irade”nin uyumlu dansını düşünmemi sağladı… Yani
modern şehirli kadın yavruluyor ve hiçbir zaman bir erkeğin anlayamayacağı
fiziksel ve mental bir değişim sürecine giriyor. (Gerçi yavrulamayan bir kadın
olarak ahkam kesmek çok anlamsız ama biraz beyin jimlastiği yapmak istedim.)
İnsanın içinden bir insan çıkması bence hiç de azımsanmayacak bir süreçtir
heralde; hormonal değişiklikler, vücudunuzdaki fiziksel değişim. Belki artık daha
az çekici olmanız, ister istemez hormonlarınızın size oynadığı oyunun bir
sonucu olarak daha anaç olmanız, eşinizin “bunaldım” diyerek bir süreliğine
bile olsa kendini soyutlayabilme lüksü varken sizin hiçbir zaman bu lüksünüzün olmaması…
Bunlar bu işin doğasında olan şeyler ve “modern hayatta” popüler kültürün pazarladığı kadın emsalleriniz ile karşılaştırıldığınızda size kendinizi bir zavallı gibi hissettirebilecek kadar da baskın hale bile gelebilirler. İnsanın kendini fiziksel
olarak çekici hissetmesi elbette ki kendine güveni açısından güzel bir şey, ama
insanın kendini fiziksel olarak çekici olmak “zorunda” hissetmesi bence çok
başka bir şey. Artık etrafımdaki birçok kadın kendini buna zorunlu hissediyor çünkü ister istemez kendini sürekli bir rekabet halinde hissediyor belkide, bilemiyorum. Çünkü etrafta popüler kültürün pazarladığı emsalleri ve doğasının statikliği ile övünen bir erkek güruhu ile çevrelenmiş durumda. Yavruladıktan sonra, daha henüz yavrulamış olma
halinin güzelliğini ve özelliğini yaşayamadan, bunun kendisinde sebep olduğu
içsel değişimi gözlemlemeden, hissetmeden kendini bir “eski haline dönme”
zorunluluğu ve sarmalı içerisinde buluyor. Nemelazım, erkek doğası !!! Erkek
doğası, kadın doğasını nasıl da manipule etmiş durumda…
Videoyu
izleyip profilimdeki birçok erkeğin bunu paylaştığını görünce şaşırmadım :) Modern
hayatta kadınlar çocuk, kariyer ve spor da yapar… Hatta yapmalı!
İnsanlara
yaşadıkları değişimlerin doğallığını hissetmeleri için biraz zaman vermek ne
kadar değerli… Bir süre sonra zaten sevdiğiniz kişinin iradesi doğası ile
dengeli dansına başlayacaktır…
Tesadüfler Kraliçesi

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder